9 Ocak 2010 Cumartesi

Hmmm

Takvimin getirdiği her günü istisnasız yaşamak zorundayız. Çoğu günün hamurunda da sıkıntılar var. İşte bu yüzden hayat insanı olgunlaştırıyor.

İnsan olgunlaştıkça, yüzünü iyiliğe döndüğü için, gölgesi hep kötülüğün üzerine düşer..

Ne demek istiyorum? Anlatayım..

Aslında çok basit. Zaman geçer ve bizler büyürüz. Büyüdükçe olgunlaşır ve daha iyi insanlar oluruz. İşte buradan sonra işler garipleşmeye başlıyor.

Eğer önceki hayatınızı sıfırlarsanız (ki bu çok büyük bir kayıptır) herşeyi yeniden inşa edebilirsiniz..
Demek ki yaşadığınız onca zamanın pek önemi yokmuş..

Ama önceki zamanlar silinmeyecek kadar değerliyse sizin için, çoğu kez iyi halinizi en çok kötülüklerinizden çekenlerin hakettiğini sancak kadar kibirli olabilirsiniz. Ama merak etmeyin, onlar burnunuzu çok iyi sürterler..

Defalarca yaralarına bastığınız parmakta artık merhem olduğu kimsenin umurunda değildir.. Parmağınızı kırarlarsa şaşırmayın. Unutmayın! Bunu çoktan haketmiştiniz..

Sonuç: Artık daha da olgunsunuzdur.. Ama bi boka yaramaz!..

3 yorum:

  1. Olgun olmak bi boka yaramaz evet...
    Daha olgun oldukça daha yorgun olur insan...
    Daha yorgun oldukça daha yaşlı...
    Ve daha yaşlı oldukça daha fazla katı, daha az enerjik...
    Kibirli olmak asıl hiç bi boka yaramaz!
    Yeterince olgunlaşmışsan kırılan parmaklar da umurunda olmaz...

    YanıtlaSil