Yokluğunun doldurduğu bir boşlukla geçmiş koca gecenin miskinliğiyle, yavaş yavaş yürüyeceğim lavaboya. Rutin.. Boğulmak istercesine yıkadıktan sonra sakallarımın arasına sıkışmış yüzümü, haftalardır seni görmemiş gözlerimle bakacağım aynadaki, ömür yorgunu aksime.

Ve her sabahki gibi acıyacağım kendime..
Gözlerimin altındaki "umutsuzluk halkaları"na takılacak gözlerim. Sensizliğimin hatırası olduklarını düşünüp, tebessüm edeceğim.
Dünya üzerinden silmek istercesine kuruladığım yüzümün havlusunu, bana seni getirmeyen günün çöpüne atacağım.

Sensiz bir sabahın yorgunluğuyla oturduğum kanepede, yalnız olmamın verdiği cesaretle, senelerdir susturduğum içimdeki şeytan çocuğu dinlemeye başlayacağım. Bana seni anlatacak yine, uzun uzun..

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder